Kamuoyuna yansıyan, yanıltıcı, eksik ve açıkça kötü niyetli olduğu anlaşılan, sorunu üretenlere değil de çözümü için tüm gücüyle emek verenlere yönelen insafsız ve eleştiri sınırlarını aşan bazı bilgi paylaşımları karşısında, mesleki kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla aşağıdaki açıklamaları yapma ihtiyacı doğmuştur:
1- Enflasyon düzeltmesi uygulaması, ekonominin enflasyonist koşullar içerisine girdiği dönemlerde uygulanmak üzere vergi mevzuatımıza 2003 yılında girmiştir. Bu uygulama, ilk ve son kez 2003 ve 2004 yıllarında uygulanmış ve aradan geçen 20 yıl sonra enflasyonist koşulların tekrar oluşması nedeniyle 2021 yılında aniden tekrar karşımıza çıkmıştır.
2- Birliğimizce koşulların oluştuğu gözlemlenmiş; ancak gerek iş dünyasının gerekse meslektaşlarımızın aniden ortaya çıkan ve herkesi hazırlıksız yakalayan bu uygulamanın kanuni bir düzenleme yapılarak ertelenmesinin gerektiği ilk kez 15/12/2021 tarihli ve 14721 sayılı yazımız ile Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’na (GİB) bildirilmiştir. Ayrıca Bakanlık yetkilileri ve siyasilerle yoğun bir görüşme trafiği yürütülmüştür.
3- Bu görüşmeler ve talebimiz üzerine Bakanlıkça ivedi bir şekilde kanun hazırlığı yapılmıştır. Kanun TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmesi sırasında Birliğimizce gerekli teknik açıklamalar yapılmıştır. Anılan Kanun teklifi Birliğimiz talepleri de dikkate alınarak kabul edilmiş ve 7352 sayılı Yasa ile VUK’a Geçici 33 üncü madde eklenmiştir. Anılan düzenleme ile geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2021 ve 2022 hesap dönemleri ile 2023 hesap dönemi geçici vergi dönemlerinde mükerrer 298 inci madde kapsamındaki enflasyon düzeltmesine ilişkin şartların oluşup oluşmadığına bakılmaksızın mali tablolar enflasyon düzeltmesine tabi tutulmayacağı düzenlenmiştir. Bu yolla, 2021, 2022 yıllarında ve 2023 yılının geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılmaması sağlanmıştır. Aynı düzenleme neticesinde 31/12/2023 tarihli mali tabloların enflasyon düzeltmesi şartlarının oluşup oluşmadığına bakılmaksızın düzeltilmesi ve koşulları devam etmesi halinde de 2024 ve devamındaki mali tabloların enflasyon düzeltmesine tabi tutulması sonucu ortaya çıkmıştır.
4- Ortaya çıkan bu durum üzerine, GİB tarafından ikincil mevzuat düzenleme çalışmalarına başlanmıştır. Birliğimizce, anılan ikincil düzenlemelerin sağlıklı ve sahada en az sorunla uygulanabilmesi amacıyla GİB çalışmalarına İstanbul SMMM Odamızla birlikte müdahil olunmuştur. Bu amaçla ilk olarak 10 Ocak 2023 tarihinde olmak üzere TÜRMOB, İSMMMO, GİB yetkilileri, akademisyenler ve eğitmenlerin de katılımıyla İstanbul’da Odamızın ev sahipliğinde iki günlük bir çalıştay yapılmış, akabinde uygulamaya ilişkin usul ve esasların belirlendiği 555 sıra numaralı VUK Genel Tebliği’nin yayımlandığı 30 Aralık 2023 tarihine kadar İdare ile Birliğimiz arasında 5 kez toplantı yapılmıştır.
5- Bu trafik devam ederken Birliğimizce, meslek mensuplarımızın olası uygulamaya hazır hale getirilmesi için eğitim çalışmalarına ve uygulamayı kolaylaştırmak için yazılım çalışmalarına başlanmıştır.
6- Birliğimizce, Tebliğ Taslağının tarafımızla paylaşılmasını müteakip detaylı çalışmalar yürütülmüş; konuya ilişkin görüş, öneri ve taleplerimiz 27/10/2023 tarihli, 12425 sayılı ve 11/12/2023 tarihli, 15863 sayılı yazılarımız ile GİB’e iletilmiştir. Tebliğin yayımlanmasını müteakip, 26/01/2024 sayılı ve 696 sayılı yazımız ile de uygulamada ortaya çıkacak sorunlar GİB’e bildirilmiştir.
7- Yapılan görüşme ve belirtilen yazılarımızda, açıklığa kavuşturulması gereken pek çok hususun yanında özellikle geçici vergi dönemlerinde bilançoların çıkarılmasındaki fiili imkansızlıklar ve ilgili diğer mevzuatlardaki düzenlemelerde bilançoların çıkarılmasına gerek olmadığı yönündeki düzenlemeler nedeniyle; öncelikli olarak Geçici Vergi Dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılmaması yönündeki talebimiz İdareye aktarılmış, bu talebimiz kabul edilmez ise geçici vergi beyannamelerine bilanço eklenmemesinin sağlanması istenilmiştir.
8- GİB yetkilileri ile yapılan görüşmeler çerçevesinde, özellikle Geçici Vergi Dönemlerinde Enflasyon Düzeltmesi yapılmasının fiili imkansızlığı, Bakanlığımız ilgili birimlerine müteaddit görüşmelerde iletilmiş ve geçici vergi dönemleri için bu uygulamadan vazgeçilmesi talep edilmiştir.
9- Bu taleplerimiz üzerine; Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 3 Nisan 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 560 sıra nolu VUK Genel Tebliği ile 2024/1. Geçici Vergi Döneminde enflasyon düzeltmesi yapılmaması sağlanmıştır.
10- Birliğimizce tüm iletişim kanalları sonuna kadar kullanılmak suretiyle, enflasyon düzeltmesinin geçici vergi dönemlerinde uygulanmaması gerektiği, bu uygulamanın teknik imkansızlıklar yanında özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde realize edilmemiş fiktif karlar nedeniyle enflasyon vergilemesine yol açacağı, bunun da ülke ekonomisine katkıdan çok zarar vereceği başta Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sn. Cevdet YILMAZ olmak üzere, Hazine ve Maliye Bakanına ve Bakan Yardımcılarına, Milletvekillerine, Gelir İdaresi Başkanına ve iş dünyasının temsilcilerine anlatılmıştır. Bu amaçla, uygulamanın gündeme düştüğü ilk günden bu güne sayısı 100’e varan görüşmeler yapılmıştır. Nitekim 23/05/2024 tarihinde GİB Başkanının katılımıyla TÜRMOB Hizmet Binasında gerçekleştirdiğimiz çalıştayda da ilk ve öncelikli mesleki talebimizin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesinin uygulanmaması olduğu tüm katılımcılar önünde vurgulanmıştır.
11- Konuyu iş dünyasının gündeminde de tutmak amacıyla Birliğimizce basın-yayın organları da dahil tüm imkanlar kullanılmış, defalarca bu konuda haber yapılması sağlanmış, Genel Başkanımız ve Oda Başkanlarımız tarafından canlı yayınlara çıkılarak durumun vahameti kamuoyuna aktarılmıştır.
12- Bakanlık, kanunen kendisine verilen yetkiyi kullanarak geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılmamasını sağlayabilecek iken, meslek camiasının haklı ve ısrarlı taleplerine rağmen bu yetkiyi kullanmamakta ısrar etmiştir.
13- Bunun üzerine, Birliğimizce tüm meslektaşların ortak talebini daha bir yüksek sesle dile getirmek için Ankara’da bir miting organize edilmiş, ülkemizin dört bir yanından gelen binlerce meslektaşımızla birlikte demokratik tepkimiz ve taleplerimiz muhataplarına iletilmiş, geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi uygulamasının ve beyanname ekinde bilanço verilmesinin teknik olarak fiilen ve hukuken mümkün olmadığı yüksek sesle haykırılmıştır.
14- Yukarıda sunulan bütün çabalarımıza ve son dakikaya kadar süren mücadelemize rağmen, Bakanlık ısrarlı tutumundan vazgeçmemiş ve çoğu meslektaşımızı üzecek bir dille sadece beyan süresini uzatarak konuyu kapatmıştır.
Yürürlükte olan kanuni düzenlemelerin bir sonucu olarak karşımızda bulunan enflasyon düzeltmesi uygulamasının sahada eksiksiz ve kaliteli bir şekilde meslek mensupları tarafından tatbiki için ülkemizin dört bir yanında fiziki olarak 160 eğitim semineri düzenlenmiş, buna ilave olarak webinarlar ve konferanslar tertiplenmiştir.
Ayrıca, uygulamayı nispeten kolay hale getirmek için yaklaşık 100 meslek mensubumuzun katkı ve emekleriyle milyonlarca lira yatırım yapılarak TÜRMOB Enflasyon Düzeltmesi Yazılımı hazırlanmış ve ücretsiz olarak tüm meslektaşların kullanımına açılmıştır.
Bir meslek örgütünün, olası uygulamalara meslektaşlarını hazırlamak için eğitim ve yazılım çalışmaları yürütmesi, bu uygulamanın isteklisi ve müsebbibi o meslek örgütüymüş gibi yorumlanamaz. Meslektaşın mesleki donanım olarak bir düzenlemeyi hayata geçirebilecek seviyeye gelmesi için uğraş vermek, meslek örgütünün görevidir. Zorluklarla boğuşan ve gün geçtikçe ağırlaşan şartlar altında mesleğini ifa etmek için uğraşan kıymetli meslektaşlarımızın her türlü yapıcı öneri ve eleştirisi başımızın tacıdır. Ancak, sorunun gerçek muhataplarına değil de sorunu çözmek için uğraşanlara karşı eleştiri sınırlarını aşan ve bir karalama kampanyasına bürünen kimi paylaşımların, önü arkası tetkik edilmeden kabullenilmesi insafsızca bir yaklaşımdır.
Kariyer bir meslek olan mali müşavirliği icra edenlerin, olayları akıl süzgecinden geçirmeleri, konuşmaların arasından cımbızla karalama amacıyla seçilen ifadelere itibar etmemeleri ve haklı tepkilerini sorunu çözebilecek iken çözmeme yolunu seçenlere yöneltmeleri gerekmektedir. Meslek mensuplarımızın, Genel Başkanımız başta olmak üzere yöneticilerimize ve Oda Başkanlarımıza ithaf olunan açıklamalarının, kasıtlı olarak kesilip servis edilen bölümlerine göre değil, tamamına göre değerlendirme yapmaları, olayların gerçek mahiyetini anlamaları için gereklidir. Zaten meslek mensuplarımızın büyük bir çoğunluğu da bu şekilde hareket etmektedir.
Yukarıda süreçle ilgili tüm gelişmeler, detaya boğmadan şeffaflıkla paylaşılmıştır. Tüm bunlara rağmen bölük pörçük yazışmalar ve video görüntüleriyle mesleğimizin, meslektaşlarımızın ve meslek örgütümüzün yıpratılmaya çalışılması en hafif tabirle bu mesleğe ihanettir. Kişisel ve siyasi hesabı olan müfterilerin, 130 bin meslek mensubunun hakkını, hukukunu ve mesleğin şerefini düşünmeden insanları galeyana getirecek yalanlara başvurmaya ve mesleğe bu kadar zarar vermeye hakkı bulunmamaktadır. Ülkede enflasyonist koşulları TÜRMOB oluşturmadığı gibi gerekli koşullar oluştuğunda enflasyon düzeltmesi işlemlerinin yapılacağı kuralını da TÜRMOB kanunlaştırmamıştır.
Birliğimizce, meslek mensuplarının hak ve menfaatlerini korumak için öteden beri sürdürülen mücadeleye kararlılıkla devam edilecektir.
Mesleki kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.
TÜRMOB